Ahmed Kadyânî 64.Madde

64 — İngilizler, hıristiyanlığı yaymak için, 1270 [m. 1853] de, Hindistâna protestan papazlarını gönderdiler. Büyük âlim Rahmetullah efendi, bunlarla, günlerce mücâdele ederek, cevâb veremez oldular. Bir gece, ansızın Londraya kaçdılar. Rahmetullah efendi, bu zaferini, (İzhâr-ül-hak) kitâbında uzun anlatmakdadır. İngiliz hükûmeti bu mağlûbiyyetin intikâmını almak için, Hindistâna harb i’lân etdi. 1274 de binlerce müslimânı şehîd etdi. Bu vahşet, bu fâcia, (İngiliz Câsûsunun İ’tirâfları) ve (Cevâb Veremedi) kitâblarımızda uzun yazılıdır. Silâh kuvveti ile de, islâmiyyeti yok edemiyeceğini anlayınca, onu içerden parçalamak siyâsetini tatbîk etdi. 1296 [m. 1880] de Hindistânda, Ahmed Kadyânî isminde birisinin, yeni bir din kurmasını te’mîn etdi. (Kadyânî) ve (Ahmedî) denilen bu dînin, bir islâm dîni olduğu i’lân edildi. Hindistândaki islâm âlimleri, bu dindekilerin kâfir olduklarını isbât eden kitâblar yazdılar. İngilizler, dahâ önce, vehhâbîlik dînini de, bu maksad ile takviye etmişlerdi. Nobel fizik mükâfâtı kazanarak, şöhret sâhibi olan Abdüsselâm, Kadyânîdir. Hıristiyanlarla mücâdele edip, onları rezîl eden, Ahmed Didad ismindeki din adamı da Ehl-i sünnet değildir. Bunlar bir tarafdan, vehhâbî ve şî’î din adamları da bir tarafdan, yeni müslimân olan hıristiyanları aldatarak, kendi sapık fırkalarına çekmekde, hakîkî müslimânlığa kavuşmalarına mâni’ olmakdadırlar. Böylece, ingilizlerin siyâseti insanlara ve islâmiyyete müdhiş zarar vermekdedir.

Zemânımızda, biraz arabca bilen, hattâ her eli kalem tutan, din kitâbı yazmağa kalkışıyor. Din adamı kılığına girerek ve yaldızlı birer etiket takınarak, her biri başka başka şeyler yazıyorlar. Bu zındıkların hepsi, islâmiyyeti yıkmakda, müslimânların îmânlarını bozmakdadırlar. Temiz gençler, hangi kitâbı okuyacaklarını, kime inanacaklarını şaşırıp kaldı.

Allahü teâlânın beğendiği islâm dînini öğrenmek ve Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” bildirdiği bu dîne sarılarak dünyâda ve âhıretde huzûra ve se’âdete kavuşmak istiyenler, Ehl-i sünnet âlimlerinin ve Ehl-i sünnetden olan tesavvuf büyüklerinin “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” eskiden yazmış oldukları kitâblarından toplanan (İlmihâl) kitâblarını okumalıdır. Kur’ân-ı kerîmin hakîkatini yalnız Ehl-i sünnet âlimleri anlamışlar ve binlerce kitâb yazarak bildirmişlerdir. Bunlar islâm dîninin gözbebekleridir. Âyet-i kerîmelerle ve hadîs-i şerîflerle övülmüşlerdir. Türedi din adamlarının, zındıkların, sahte şeyhlerin ve sinsi islâm düşmanlarının ve ingiliz câsûslarının uydurma ve yaldızlı yazılarını okumamalı, sözlerine, konferanslarına aldanmamalıdır. İslâmiyyete uyan ve çoluğunu çocuğunu islâmiyyete uygun yaşatan, ya’nî ibâdetlerini yapıp, harâmlardan sakınan hakîkî müslimânların hâzırladıkları doğru kitâbları aramalıdır. Hakîkat Kitâbevinin neşr etdiği bütün kitâblar, bu doğru kitâbların tercemeleridir.