Yıldırım Beyazıt Han, Niğbolu muharebesini kazandığında, Avrupa'nın Haçlı ordularından bir çok asilzade ve şövalyelerle birlikte Haçlıların kendisine «Yiğit Jan» adını verdikleri bir Fransız şövalyeyi de esir almıştı. Esirler Yıldırım'ın kendilerini öldürteceğini beklerken, Yıldırım Beyazıt, onların, tamamını fidye ile serbest bıraktı.
Osmanlının bu alicenablığı karşısında, meşhur şâvalye yiğit Jan ve arkadaşları:
— Sizin yaptığınız bu iyiliğe karşı biz de, bundan sonra Avrupa'da Haçlı orduları toplayıp size karşı harp ilân etmeyeceğimize yemin ederiz, dediler.
Yıldırım Han esirlerin bu hallerini ve ettikleri yeminleri dinledikten sonra, ayağa kalkıp şöyle söyledi:
— Ey Avrupa'nın korkusuz şövalyeleri ve Haçlı askerleri! Bizim yaptıklarımıza karşı, bundan sonra bizimle harp etmeyeceğinize dair yemin ediyorsunuz. Ben şu anda yeminlerinizi iade ediyorum. Varın memleketinize gidin ve tekrar daha büyük Haçlı kuvveti toplayıp benimle harbe gelin ki, ben daima düşmanla harp edip onları yenmekten ve İslâm'ın sesini yükseltmekten her zaman haz duyayım. Yeni zaferler kazanmakla da sânımı bir kat daha yükseltirim, dedi.
* * *