İslâmm meşhur kadılarından İyas'ın huzuruna iki kişi geldi. Bunlardan biri, hacca giderken arkadaşına emânet olarak bin altın bıraktığını, fakat hacdan gelince vermeyip inkâr ettiğini söyleyerek hakkının alınmasını istedi.
Kadı Eyas, parayı aldığı iddia olunan adama:
— Aldınsa ver. Adamın hakki' kalmasın, dediğinde adam kadının huzurunda da almadığını tekrarladı.
Bu sefer kadı bir plân düşündü. Parayı veren adama,:
— Git parayı nerde verdiysen, orada ağaç varsa bir yaprak, yoksa verdiğin yerden bir miktar toprak al gel, dedi.
Adam parayı bir ağacın altında vermişti. O ağacın yaprağından almak için gittikten bir müddet sonra, kitap okumakla meşgul olan kadı kafasını kaldırıp:
— Amma da bekletti bizi. Nereye gitti bu adam? diye söylendi. Kadının yanında oturan ve parayı almadığını iddia eden adam dalgınlığa gelerek:
— Efendim daha çok bekleriz. Çünkü bana parayı verdiği ağaç çok uzakta, deyiverdi.
Mesele anlaşılmıştı. Kadı:
— Ver bakalım adamın parasını. Ağaç daha gelmeden şahitlik etti. Ya parayı verirsin yahut seni hapse attırırım, dedi ve adamdan davacının parasını aldı.
* * *