Hangi hâller guslü gerektirir ?

Soru Guslü gerektiren ve gerektirmeyen hâller nelerdir?

Cevap: Hayz veya lohusalık hâli bitince yahut cünüp olunca gusletmek farzdır.

Hayz bitince, cünüp de olursa, ikisi için bir gusletmek yetişir. Kadın cünüp iken hayz görürse, isterse hemen gusleder, isterse hayz bitene kadar bekler, sonra ikisi için bir defa gusleder.

Üç şekilde cünüp olunur: 1- Zekerin [penisin] ucu, sünnet derisi altındaki yuvarlak kısım, ferce [hazneye] girince erkek de, kadın da cünüp olur. 2- Erkekte koyu beyaz ve kadında akıcı sarı menî, yerinden şehvetle kopup çıkarsa cünüp olunur. 3- İhtilâm ile, ya'nî rü'yâda şehvetlenip uyandığı zaman, menî akmış olduğunu gören erkek ve kadın cünüp olur.

Guslü gerektiren hâller

1- Şehvet ile yerinden ayrılan menî, idrar yolunda kalıp, dışarı çıkmadığı müddetçe, gusletmek gerekmez. Sonra buradan, şehvetsiz de çıkınca, gusletmek gerekir.

2- İstimnâ [mastürbasyon] guslü gerektirir. Kadın veya erkek tarafından yapılan mastürbasyon, zevk için olursa harâm, sükûnet bulmak için câiz, zinâ tehlikesi olursa, vâcib olur. Ya'nî, sırf zevk için olursa harâmdır. Sükûnet bulmak için olursa günâh olmaz. Zinâ etme tehlikesi olunca, zinâdan korunmak için mastürbasyon yapmak lâzım olur. (R.Muhtâr)

3- Cünüp olup, idrar yapmadan guslettikten sonra menînin geri kalan kısmı, şehvetsiz aksa, tekrar gusletmek gerekir. Bunun için, gusülden önce idrara çıkıp, idrar yolunda kalmış olan menî parçasını çıkardıktan sonra gusletmek lâzımdır. Şâfi'îde, idrara çıkılmış olsa da, tekrar gusletmek gerekir.

4- Zekerin ucu, kadının veya erkeğin dübürüne girince, menî aksa da, akmasa da, her ikisine gusletmek farz olur. Hayz hâlinde de, temiz iken de kadına dübüründen yaklaşmak harâmdır. Büyük günâhtır. Livata veya cinsî sapıklık denilen oğlan kirletmek daha büyük günâhtır. Hayvana tecavüz edene de gusül gerekir. Çok çirkin ve büyük günâhtır.

5- İhtilâm olan, uyanınca, yatakta, elbise veya bacağında yaşlık görürse, bunun mezi denilen beyaz akıcı sıvı olduğunu anlarsa veya uyanık iken mezi akarsa, gusül gerekmez.

6- İhtilâm olduğunu hâtırlamadan, menî görenin, gusletmesi lâzımdır. Mezi, sansa ihtiyâten gusleder.

7- Uyanıp, çamaşırında menî gören, ihtilâm olduğunu hâtırlamasa da gusleder.

8- Parmak ferce sokulunca, lezzet duyulursa, gusletmek gerekir. Lezzet duyulmazsa, gusletmesi iyi olur. Kadın doktoruna muayene olan kadının durumu da böyledir.

Guslü gerektirmeyen haller

Halk arasında guslü gerektirdiği sanılan ba'zı hâller, guslü gerektirmez. Bunlardan ba'zıları şunlardır:

1- Bir erkek, bir kadını yahut bir erkeği çıplak görse, gusül gerekmez. Görmekle cünüp olursa gusül gerekir.

2- Bir kadın, kendi kocasını veya bir kadını çıplak görse gusül gerekmez. Görmekle cünüp olursa gusül gerekir.

3- Karı-koca oynaşırken, çıplak resme bakarken veya düşünürken mezi gelse, fakat menî gelmese gusül gerekmez.

4- İdrar yaptıktan sonra gelen yapışkan prostat sıvısı ve vedi guslü gerektirmez. Ağır birşey kaldırmak gibi bir sebeple menî çıkarsa, gusül gerekmez. Şâfiide ise gerekir.

5- İhtilâm olduğunu hâtırlayanın, uyanınca çamaşırında menî görmezse gusletmesi gerekmez.

6- Kadın, guslettikten sonra, kocasının menîsinin artığı çıksa, gusletmez.

7- Kadınların taktıkları spiral gusle mâni değildir.

8- Kadın veya erkek, etek traşı olsa gusül gerekmez.

Nasıl gusledilir?

Gusletmek çok kolaydır. Ağzını ve burnunu su ile yıkayıp denize veya göle girip çıkan yahut duş altında bütün vücudunu ıslatan gusletmiş olur. Gusletmek için niyet, Hanefide sünnet, diğer mezheblerde farzdır. Guslederken niyeti unutanın da guslü sahih olur.

Sünnete uygun gusletmek için, önce abdest alınır. Üç def'a başa, sonra sağ omuza, sonra sol omuza dökülür. İlk dökmede ovulur. Gusledince, tekrar abdest almak mekrûhtur. Fakat guslederken abdesti bozulursa, bir daha almak lâzım olur. Dört hak mezhebde de, gusül abdesti ile namaz kılınır.

Kadınlara nasîhat

İmâm-ı Rabbânî hazretleri, sâliha bir hanıma yazdığı mektupta buyuruyor ki:

(Kalb, göze tâbidir. Gözler harâmdan sakınmazsa, kalbi korumak güç olur. Kalb, harâma dalarsa, günâhlardan sakınmak güç olur. O hâlde, îmânı olanların, Allahü teâlâdan korkanların, harâma bakmaması lâzımdır.

Safizm, ya'nî kadınların, yabancı kadınlara şehvet ile bakması ve dokunması, yabancı erkeklerin bakması ve dokunması gibi harâmdır. Kadınların, kocasından başkasına, erkek veya kadın kim olursa olsun, yabancıya süslenmeleri câiz değildir.)

Uzuvları teşekkül etmiş çocuğu aldırmak harâmdır. [İbni Âbidin'de, (Özürsüz, çocuk düşürmek, harâmdır. Ananın veya süt emen diğer çocuğun ölümüne sebep olan bir özür varsa uzuvlar teşekkül etmeden düşürmek, ya'nî aldırmak câiz olur) buyuruldu. Uzuvları yüzyirmi gün sonra teşekkül eder. Dört ayını geçmiş canlı çocuğu aldırmak harâmdır.]

Fakirlikten dolayı iyi bakamamak, besleyememek korkusu, çocuk düşürmek, aldırmak için özür olmaz. Din bilgisi verememek, İslâm terbiyesi ile yetiştirememek korkusu özür olur. Bunun için, yalnız bu niyetle çocuk aldırmak câiz olur. Fakirlik, besleyememek korkusuyla aldırmak câiz olmaz. Çocuk olmaması için tedbir almak da câizdir. Meselâ, hap, fitil, prezervatif ve spiral kullanmak câizdir.

İslâmiyetin ilk zamanlarında evlenip çoğalmak emrediliyordu. (Ben sizin çokluğunuzla diğer ümmetlere karşı iftihâr ederim) hadîs-i şerîfi evlenmeyi teşvik etmektedir. Ancak (İki yüz yılından sonra sizin en iyiniz, hafifülhâz olandır) buyuruldu. (Yâ Resûlallah hafîfülhâz ne demektir?) diye sual edildi. (Hanımı ve çocuğu olmayandır) buyurdu. Bunun için Bişr-i Hâfî, Bâyezid-i Bistâmî gibi evliyânın büyüklerinden olan zâtlar bekâr kalmayı tercih etmişlerdir. Müslümanların çocuklarının çok olması iyidir. Ancak, bilindiği gibi gerekli islâmi terbiye verilemediğinden gençler, namaz, kılmamakta, dinden uzaklaşmakta, hattâ bir kısmı anarşist olmaktadır. Peygamber efendimiz elbette böyle gençlikle övünmez. Bu bakımdan, istemedikçe çocuk olmaması için tedbir almak câizdir.
 

| BAŞA DÖN |