Peygamberimizin hanımlarından Ümm-ü Habibe, kocası Ubeydullah b. Cahş ibn-i Rebah ile, İslâmiyetin ilk yıllarında müslüman olmuşlar ve hicret zamanında beraber Habeşistan'a hicret etmişti. Habeşistan'a vardıktan sonra kocası, oradaki papazların telkinatına kanarak İslâm'dan irtidat etti, yani dinden döndü. Bu hadise vuku bulmadan evvel Ümm-ü Habibe (r.a.) hazretleri bir rüya görmüş, rüyasında kocası acaip suretlere girmişti. Bu rüyadan sonra üzülüyor, bir kötü durum olacağından korkuyor fakat, kocasına bir şey söylemiyordu.
Kocası kendisine bir sabah:
— Ey Ümm-ü Habibe! Ben din hususunda çok düşündüm... Fakat hristiyanlıktan daha iyi bir din göremiyorum. Ben daha önce müslüman olmuştum ama, şimdi tekrar Hıristiyanlığa dönüyorum, istersen benimle, sen de dininden dön!., deyince, Ümm-ü Habibe daha evvel gördüğü rüyayı nakletti ve dininden dönmemesi için nasihatlarda bulundu. Ümm-ü Habibe'nin sözleri, hiçbir tesir göstermedi. Kendisini iyice içkiye veren kocası, kısa zaman sonra öldü. Ümm-ü Habibe (r.a.) hazretleri ise, Habeşistan'da doğan kızı Habibe ile yalnız kaldı.
Habeşistan hükümdarı, müslümanların ülkesine hicretlerini kabul etmiş ve müslüman olmuştu. Orada müslümanlara, dul ve yetimlere yardım ediyordu.
Hazreti Resulü Ekrem Efendimiz, Ümm-ü Habibe'nin yalnız kaldığını ve iddetinin dolduğunu öğrenince nikâh için haber saldı. Bu iş için ise Amr b. Ümeyye Damarî hazretlerini Habeşistan hükümdarına gönderdi. Peygamber Efendimizden bu haber gelince Habeşistan hükümdarı kendi cariyesini Ümm-ü Habibe (r.a.) hazretlerine göndererek meseleyi bildirdi ve:
— Eğer sen de bu işe razı isen kendine bir vekil ta'yin eyle de nikâh işini tamamlayalım, dedi.
Hükümdar, Ümm-ü Habibe'ye hediye olarak, iki gümüş gerdanlık, başka mücevherler ve yüzükler, bilezikler göndermişti.
Hazreti Umm-ü Habibe, kendisine vekil olarak Halid îbn-i Saıd'i tayin etti. Böylece de, nikâh işinin tamamlanmasını bildirmiş oldu. Bunun üzerine Habeşistan hükümdarı, oradaki müslümanları toplayıp şahitleri tayin etti ve aynı mecliste Resûlüllah'dan vekaleten 400 dirhem mehir tayin edip, bizzat Umm-ü Habibe'nin vekiline verdi.
Böylece ümm-ü Habibe validemiz Hicrî sene altıda Ezvacı tahirat arasına girmiş oldu. O zaman Ummü Habibe 37 yaşlarında idi: Allah onlardan razı olsun...
* * *