NECİDLİLERİN İHANETİ

Enes bin Malik (r.a.) anlatıyor:

— Necid'den bir topluluk Resulüllah'ın huzuruna geldiler ve İslâmiyeti kabul etmek istediklerini, fakat hiçbir şey bilmediklerini, kendilerine birkaç tane îslâmiyeti öğretecek muallim verilmesini istediler.

Hazreti Peygamber, Eshab-ı Suffe'den 70 kişiyi Necidlilere Kur'an öğretmekle vazifelendirdi. Necidliler 70 kişi ile beraber yola çıktılar. Yolda niyetlerinin İslâmiyeti kabul etmek olmadığı, asıl niyetlerinin eshabı öldürmek olduğu anlaşıldı. Yolda sakladıkları silâhları çekerek 70 kişiyi de kılıçtan geçirdiler.

Eshab-ı Suffe (Mescidi Nebi'de toplanıp, işleri güçleri Kur'an okuyup öğrenmek ve öğretme olan sahabe) hallerinden pişmanlık duymuyorlar, bilâkis memnun oluyorlardı. Onlar sadece:

— Ya Rabbi! Biz senden razıyız, sen de bizden razı ol. Bizim bu halimizi Resulümüze bildir, diye dua ediyorlardı.

Cebrail Aleyhisselâm gelip durumu Resûlüllah'a haber verdi. Resûlüllah da orada bulunan eshaba durumu anlattı.

Enes (r.a.) dayısı Haram bin Milhan'ın da öldürülen Eshab-ı Suffe'nin içinde olduğunu ve mızrak başına saplandığı zaman:

— Ka'be'nin Rabbine yemin ederim ki, şehadet şerbetini tattım, dediğini rivayet etmektedir.

* * *

Index'e dön --- Sonraki hikâye