Sual: Materyalist felsefeyi ilim zanneden bir arkadaşım, (Java adamı ile diğer adamların ve yamyamların Hz. Âdemden geldiğine dair bir kayıt var mıdır?) diyor.
CEVAP
Darwin tarafından ileri sürülen bu faraziyeye "Evrim Teorisi" diyorlar. Denizden çıkan bir hücre zamanla evrimleşerek insan olmuş. Bu ilim dışı görüşe nasıl inanılır ki? İlk hücre nereden gelmiş? Deniz ve kainat nereden gelmiş? Bir eser varsa, bunu yapan da vardır.
Bir fen adamı, jeolojik tabakalar arasında bir kemik parçası buluyor. Bunu duyan materyalist batılı gazeteciler, (İnsanın aslı olan maymun kemikleri bulundu. İnsanın maymundan geldiği kesinleşti) gibi balonlar uçuruyorlar.
Paleontoloji mütehassısları, bir canlının başka türe dönmediğini, canlılardaki değişmelerin, kendi türleri arasında olduğunu bildiriyorlar.
Üçüncü zaman sonunda yaşayan "Antrapoid" dedikleri bir maymun iskeleti bulunmuş, materyalist batılı gazeteciler, İnsanın ceddi olan maymunun kemikleri bulundu) diye yaygara koparmışlardır.
Bir hayvan kafatası bulununca, (İlk insanın kemikleri bulundu) diyerek hayâl mahsulü resimler yapmışlardır. Hiç birinin ilimle, hatta teori ile alakası yoktur.
Materyalist evrimcilerin sahtekarlıklarından biri de şöyle:
1910 yılında İngilterede C.Dawson bir fosil bulduğunu söyledi. Buna (Piltdowan adamı) adı verildi. Bu fosil, maymunla insan arasında bir fosil idi. Pek meşhur oldu. Bu fosilin kafatası ve dişleri insan dişiydi, çene kemikleri ise maymunun çene kemiğiydi. Böylece ilk insanın maymun-insan arası bir mahluk olduğu yazılıp çizildi. Mukaddes kitaplarla alay edildi. Fakat son senelerde bir Alman heyeti, bu fosili dikkatlice inceleyerek bu fosilde şüpheli yerler buldu. Neticede Dawson un, insan kafatasına maymunun çene kemiğini yerleştirdiği, çeneye de insan dişlerini koyduğu açığa çıktı. Bu sahtekarlığı belli olmasın diye de, potasombikromat ile lekeler meydana getirmiş. Daha sonra bunu bir yere gömüyor. Sonra merasimle bunu çıkarıyor. İlim adına yapılan bir skandal. Dawsonun filmine, ilim diyen zavallılara ne demelidir?
1922’de bir azı dişi bulundu. Bu pliosen devrine aitmiş. Hemen evrimciler, bunun ilkel bir insan olduğunu söylediler. Bir azı dişinden ilham alarak (Nebras adamı eşiyle) diyerek hayâli resimler çizdiler. Amerika ve İngiliz basınında günlerce makaleler yazıldı. Neticede bu dişin, bir domuza ait olduğu tespit edildi.
Yarım kafatası, uyluk kemiği ile üç azı dişi ayrı ayrı yerlerde bulunmuş, bunların hepsi bir kafa kabul edilmiş ve adına Java adamı denilmiştir. Prof. Gish bu hususta diyor ki:
(Java adamı denilen varlık bir maymundur. Maymun kafatası ile insan uyluğu birleştirilmiş, adına Java adamı denilmiştir.)
Bu kemikleri bulan ve Java adamı adını veren Mr. Dubois, ölmeden önce, gerçeği itiraf etmiştir. Java adamı dediğim kemikler, gerçekte bir gibbon maymunudur) demiştir. Fakat iş işten geçmiş, Java adamı evrimciler arasında müstesna yerini almıştır. [Bu hususta geniş bilgi Milli Eğitim Bakanlığı yayınlarından Evrim Teorisi Hakkında Rapor Özeti isimli kitapta ve Türkiye Gazetesi yayınlarından Yeni Rehber Ansiklopedisinde vardır.]
Mâdem böyle şu adam, bu adam yaşamış da, niye bir tane de, binlerce değildir? Bu husus da bunların uydurma olduğunun başka bir delilidir.
Hıristiyan film adamları da, bir dağda bir tahta parçası bulsa, (Nuhun gemisini bulduk) diyerek, sözde Kur'an-ı kerimi yalanlamaya çalışıyorlar. Evrimciler ne kadar uğraşırsa uğraşsın güneş balçıkla sıvanmaz.
Maymundan geldiğini söyliyenler olduğu gibi, ayıdan geldiklerini söyliyenleri de vardır. Bir İtalyan profesörü, insanın maymundan değil, ayıdan geldiğine dair üç delil ortaya atmıştır:
1-Ayı, yavrusunu döverken insan gibi tokatlar, maymun ise ısırır.
2-Ayı, dişisi ile, yavrularının görmediği bir yerde çiftleşir. Hâlbuki maymunda böyle bir şey yoktur. Yavrularının yanında da çiftleşir.
3-Oyuncak dükkanına giden bebekler, ayı oyuncaklarını tercih ederler. Bu deliller insanların ayıdan geldiğini gösterir.
Maymun teorisi gibi ayı teorisi de, ilim adına uydurulmuş bir rezalettir.