Kur'an-ı Kerimi Kim Anlar?

İmam-ı Gazalî hazretleri buyuruyor ki:

(Üç kimse, Kur'an-ı kerimin manasını anlıyamaz:

1- Arabiyi ve tefsir ilmini iyi bilmiyen.

2- Büyük günaha devam eden fâsık.

3- Bid'at sahibi [Eh-i sünnet itikadında olmıyan].

Görülüyor ki, Ehl-i sünnet olmıyan, Arabiyi çok iyi bilse de, Kur'an-ı kerimi doğru anlıyamaz. Yanlış anladıklarını yazarak, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından nakletmeyip kendi görüşünü din diye ortaya koyan herkesi felakete sürükler. Hadikadaki (Ümmetim, kötü din adamlarından çok zarar görecek) hadis-i şerifi, böyle mezhepsizlerin zuhur edeceğini haber vermektedir.

Tefsir, akla değil, nakle dayanır. Âlimlerinin, Peygamberimizden ve Eshab-ı kiramdan alarak yaptıkları tefsirlere aykırı tefsir yazan, küfre düşer. Hadis-i şerifte, (Kur'an-ı kerimi kendi görüşüne göre tefsir eden kâfir olur) buyuruldu. (Mek.Rabbani m.234)

Mezhepsizler, bu inceliği anlıyamadıkları için, (Herkes Kur'an okumalı, dinini bundan kendi anlamalı, mezheb kitaplarını okumamalı) diyerek, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarının okunmasını yasak ediyorlar. Hadis-i şerifte, (Kur'an-ı kerimi, kendi görüşü ile açıklıyan, doğru olsa dahi, mutlaka hata etmiştir) buyuruldu. (Nesâî)

Tefsir, murad-i ilahiyi anlamak demektir. Kendiliğinden verdiği mana doğru olsa bile, meşru yoldan çıkarmadığı için, hata olur. Verdiği mana yanlış ise, kâfir olur. (Berika) 

geri    mezhep    ileri