Kur’ân-ı kerîmin şefâ’ati
            (Kıyâmette Allahü teâlâ, “Melekler, peygamberler ve sâlihler şefâ’atlerini yaptılar. Bundan sonra benim büyük rahmetim kaldı” buyurur.)
[Buhârî]

              (Kur’ân-ı kerîm, okuyanlarına, ya şefâ’at edecek veya düşman olacaktır.) [Müslim]
           (Allah indinde Kur’ândan daha üstün şefâ’atçi yoktur. Ne peygamber, ne melek, ne de başkası.) [Taberânî]
           (Kur’ân-ı kerîm, kıyâmette yüzü ve ahlâkı güzel bir zât sûretinde gelir. Kendisinden şefâ’at talep olunur ve şefâ’at eder. Kendisini mûsikî ile [gazel okur gibi ve oyun yerlerinde okuyanlardan ve para kazanmak için] okuyanlardan da’vâcı olur. Bunlardan hakkını ister. Râzı olduklarını alıp Cennete götürür.) [İ.Gazâlî]

geri    şefaat    ileri